Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

"Ne de doğu Ukrayna’daki kanlı cephelerde Rus ordusunun yavaş ve yıpratıcı ilerleyişi, artık üçüncü yılına giren bu çatışmanın sonucunu belirleyecek" vurgusu yapan CNN ekliyor:

• "Hayır, savaşan taraflar ve müttefikleri arasında kıyasıya süren asıl mücadele, ABD Başkanı Donald Trump'ın dikkatini ve desteğini kazanmak üzerine yürütülüyor. Ve Trump’ın, barış çabaları karşısında giderek artan bir hayal kırıklığı yaşadığı görülüyor."

"Bu yüzden, bugün içinde gerçekleşmesi beklenen Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki telefon görüşmesi son derece kritik bir önem taşıyor olabilir."

TRUMP'A KANITLAMA YARIŞI

"Moskova ve Kiev, barışın önündeki asıl engelin diğer taraf olduğunu Trump’a kanıtlamaya çalışıyor ve onun sık değişen görüşünü kendi lehlerine çevirmeyi umuyor" ifadelerine yer veren CNN ekliyor:

'İSTANBUL, TRUMP'IN HİSSİNİ PEKİŞTİRDİ'

CNN'in analizine göre geçen hafta Türk kenti İstanbul’da gerçekleşen ve yıllar sonra Rus ve Ukraynalı müzakereciler arasında yapılan ilk doğrudan görüşmeler olan müzakereler, Trump'ın kendini barış görüşmelerinde merkezde görme hissini daha da pekiştirdi. Bu durum onu, kısa süre önce tamamen çekilmekle tehdit ettiği barış çabalarına doğrudan Putin’i arayarak tekrar dahil olmaya teşvik etti.

UKRAYNA'NIN EN BÜYÜK KORKUSU

Ukrayna'nın en büyük korkusu ise habere göre Trump ve Putin'in telefon görüşmesinde kendi başlarına bir barış planı hazırlayıp, ardından Trump'ın Ukraynalı mevkidaşı Zelenskiy'i arayarak bu planı iletmesi. Bu durumda Putin'in şartlarının, hayati önemdeki ABD askeri ve ekonomik desteğini çekme tehdidiyle Ukrayna'ya dayatılması söz konusu olabilir.

• Trump, habere göre isterse Rusya üzerinde baskı kurabilecek bir konumda. Artan kayıplar ve sıkışmış bir ekonomiyle Kremlin, kuşkusuz Trump’ı kızdırmak ve onu Ukrayna’ya verilen ABD desteğini yeniden başlatma veya artırma yönünde adım atmaya zorlamak istemiyor.

Her zamanki gibi, temel sorun şu: Ne Rusya ne de Ukrayna şu anda diğer tarafın asgari şartlarını kabul etmeye istekli değil. Tarafların, birbirini tatmin edecek ölçüde taviz vermesi çok zor. Bu da doğrudan, yüz yüze ya da telefonla yapılan görüşmelerin anlamsız olduğu anlamına gelmiyor. En azından taraflar arasındaki mesafenin ne kadar büyük olduğunu gözler önüne seriyor.

Ancak bu aynı zamanda şu anlama gelebilir: ABD baskısına rağmen, Başkan Trump ile yapılacak doğrudan bir telefon görüşmesinden sonra bile, hem Moskova hem de Kiev savaşa devam etmeyi tercih edebilir.

TRUMP-PUTİN GÖRÜŞMESİ NE ZAMAN?

Geçtiğimiz ay, Papa Francis'in cenazesinde Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ile baş başa 15 dakikalık görüşmesinin ardından Trump, Putin'e karşı en sert eleştirilerinden bazılarını dile getirdi. Kiev'e yönelik füze saldırısını kınadı ve Rus liderin gerçekten savaşı sona erdirmek isteyip istemediğini kesin olarak söyleyemeyeceğini ifade etti.

Bugünkü görüşme boyunca ki bu görüşmenin süresi belirsiz, CNN'in yorumuyla "Putin, Başkan Trump’ın dikkatini tamamen elinde tutacak. Ve bu süre içinde, Trump'ın kulağına dilediği tüm iş tekliflerini, pohpohlamaları ya da siyasi zehri fısıldayabilir."

İlginizi Çekebilir

Ateşkes öncesi İHA’lar konuştu

Daha önce Donald Trump, Truth Social adlı sosyal medya platformunda 19 Mayıs saat 10.00'da (Türkiye saatiyle 17.00) Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir görüşme yapacağını yazmıştı. ABD Başkanı, görüşmenin gündeminde Ukrayna krizi ve ticaretin yer aldığını belirtmişti. ABD Başkanı, Rus liderle yapacağı görüşmenin ardından Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve NATO ülkelerinin liderleriyle de konuşacağını ekledi. Putin ile Trump arasındaki önceki telefon görüşmesi 18 Mart'ta gerçekleşmişti.