Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, başkent Moskova'da düzenlenen konferansta gündemdeki konuları değerlendirdi.

Rusya’nın Ukrayna ile müzakerelere her zaman açık olduğunu dile getiren Lavrov, ancak bunların Ukrayna krizinin temel nedenlerinin ortadan kaldırılmasına yönelik olması gerektiğini vurguladı.

Lavrov, bir sonraki müzakerelerin nerede ve ne zaman yapılacağına ilişkin soru üzerine, "Müzakerelerden yanayız, müzakerelerin ikinci turu olacak. Onlar (Ukraynalılar), bunu teyit etti. Bu, olumlu bir gelişme ancak tarih henüz belirlenmedi." cevabını verdi.

Vatikan'ın bir sonraki müzakereler için uygun olmadığını belirten Lavrov, şöyle konuştu:

"Vatikan, zarif bir seçenek değil. İki Ortodoks ülkenin, krizin temel nedenlerinin ortadan kaldırılmasıyla ilgili konuları Katolik bir platformda ele alması uygun olmaz. Temel nedenlerden biri de Ukrayna Ortodoks Kilisesinin yok edilmesi. Ukrayna’da faaliyet gösteren Rum Katolik Kilisesi, 2014'ten itibaren gayrimeşru yönetimleri destekledi. Dolayısıyla bu koşullarda Ortodoks ülkelerden heyetlerin ağırlanması, Vatikan için konforlu olmayacak."

'UKRAYNA İLE İLGİLİ MEMORANDUM ÜZERİNE YAPILAN ÇALIŞMALARIMIZ İLERLEDİ'

Barış anlaşmasına ilişkin memorandum üzerindeki çalışmaların sürdüğünü dile getiren Lavrov, "(Ukrayna) Öbür tarafın bu konuda ne yaptığını bilemiyorum, ancak Rus tarafının bu konudaki çalışmaları ilerledi. Bu memorandumu her halükarda Ukraynalılara ileteceğiz. Bu memorandumu en temel şeylere, krizin temel nedenlerine dayandırarak hazırlıyoruz. Bu nedenlerin kanser tümörü gibi ortadan kaldırılması gerekiyor." dedi.

Sergey Lavrov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin meşruiyetiyle ilgili, "Anlaşmanın imzalanması aşamasına geldiğimizde (Zelenskiy) meşruiyet belirleyici olacak. Eğer anlaşmayı meşruiyeti tartışılanlar imzalarsa bunların yerine gelecek olanlar anlaşmayı sorgulayabilir." şeklinde konuştu.

Ukrayna yönetimini "cunta" olarak nitelendiren Lavrov, bu nedenle Ukrayna halkının, Zelenskiy’nin yasalarına göre yaşamasına izin vermeyeceklerini söyledi.

Lavrov, Ukrayna tarafının masaya oturmak zorunda kaldığını savunarak, "Onlar (Ukraynalılar), ABD dahil Batılı ülkelerin desteğinin sonsuz olacağını düşünüyordu ancak ABD Başkanı Donald Trump, bu duruma farklı bir bakış açısıyla yaklaştı. Trump, bu savaşın onun değil (eski ABD Başkanı Joe) Biden’ın olduğunu defalarca vurguladı." ifadelerini kullandı.

Mevcut ABD yönetiminin, Ukrayna’daki durum konusunda gerçekçi yaklaşım sergilediğini belirten Lavrov, Trump’ın Ukrayna’nın NATO üyeliğine karşı çıktığını ve toprak sorununun gerçeklere dayalı şekilde çözülmesinden yana olduğunu, Avrupa’nın ise bu konuda 1991 sınırlarına dönülmesini savunduğunu söyledi.

Batılı ülkelerin Ukrayna meselesine ilişkin yaklaşımını değerlendiren Lavrov, "Batılı meslektaşlarımızın bu aşamada (Kiev’den) Birleşmiş Milletler (BM) Tüzüğünü ihlal eden yasaların kaldırılmasını talep etmesi, krizin en basit çözüm yolu olur." dedi.

Avrupa’nın askerileşme konusunda ilerlediğini, Almanya’nın bu alanda öncülük ettiğini ve Alman Adolf Hitler’in yolunu izlediğini belirten Lavrov, "Avrupa’nın askerileştirilmesi, tehlikeli bir eğilim." görüşünü paylaştı.

'ERMENİSTAN İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN NORMALLEŞMESİNE İHTİYAÇ VAR'

Güney Kafkasya’daki duruma da değinen Lavrov, Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşmasının imzalanması gerektiğini ve bu konuda her iki tarafı desteklemeye hazır olduklarını belirtti.

Bakan Lavrov, "Bunun dışında Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşmesine ihtiyaç var. Sorunların çözülmesi, ulaşım ve ekonomi bağlantıları üzerindeki engellerin kaldırılması, hem bölgenin hem de tüm kıtamızın rekabet gücünü önemli ölçüde artıracak." ifadelerini kullandı.