Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – İran’ın, İsrail’in saldırılarına cevap olarak başlattığı füze saldırıları, fırlatılan füzelerin sayısı ilk güne oranla azalmış olsa da devam ediyor. İran, 13 Haziran’dan bu yana İsrail’e farklı tiplerde 400’den fazla füze fırlattı. Füzelerin önemli kısmı, İsrail hava savunması tarafından hava imha edildi ancak isabet eden füzeler Hayfa ve Tel Aviv başta olmak üzere İsrail’in belirli bölgelerinde ciddi hasarlar oluşturdu. İran Sağlık Bakan Yardımcısı Abdurrahman Rustemiyan, İsrail'in İran’a saldırılarında hayatını kaybeden sivillerin sayısının 430’a, yaralı sayısının ise 3 bin 500’e çıktığını söyledi. İsrail’e düşen İran füzeleri de en az 25 kişinin hayatını kaybetmesine ve çok sayıda kişinin yaralanmasına sebep oldu. 

KÜME BAŞLIKLI FÜZE DE NEYİN NESİ?

İsrail’e atılan küme başlıklı füzenin türü ilk etapta tam olarak belirlenemedi ancak 19 Haziran günü İran Devrim Muhafızları Komutanlığı tarafından servis edilen ve İsrail’e yönelik füze atışlarını içeren videoda, Hürremşehr-4 füzelerinin bulunduğu görüldü. Hürremşehr-4 füzesinin, İran’ın elinde bulunan en gelişmiş füzelerden biri olarak değerlendiriliyor. Hürremşehr füzesinin ilk olarak 2017 yılında kamuoyuna açıklandığı, yaklaşık 2 bin kilometre menzile sahip sıvı yakıtlı orta menzilli bir balistik füze olduğu tahmin ediliyor. Füzenin, BM-25 Musudan olarak da bilinen Kuzey Kore’nin Hwasong-10 füzesinin bir varyantı olduğu düşünülüyor. 

DAHA BÜYÜK ALANA ETKİ ETTİ, İSABET ARTTI

Fırlatılan füzelerde küme başlıkların bulunması, İran balistik füzelerinin alan hedeflerine isabet etme potansiyelini artırdı ve tek bir füzenin aynı anda hedef alabileceği genel alanı büyüttü. Bu tipte bir savaş başlığının kullanılması, İsrail hava savunma unsurlarının da atılan füzelere karşı koymasını zorlaştırdı. İran, şimdiye kadar İsrail’e yönelik misilleme saldırılarında Siccil, Hacı Kasım, Hayber Şekan ve Fettah-1 başta olmak üzere birçok füze kullandı. 

Hacı Kasım, Hayber Şekan ve Fettah-1 tipi füzelerin katı yakıtlı olduğu biliniyor. Katı yakıtlı füzeler, sıvı yakıtlı füzelere oranla daha hızlı fırlatılabiliyor ve daha güvenli olarak değerlendiriliyor. Katı yakıtlı füzeler, ateşlemeden önce yakıt almadığı için daha kısa sürede atışa hazır hale gelebiliyor ve bu sebeple önceden tespit edilebilmesi sıvı yakıtlı füzelere oranla daha zor oluyor. İranlı yetkililer, bu üç füzenin füze savunma önlemlerine karşı özel olarak tasarlandığını, füzelerin dalış aşamasında yüksek manevra kabiliyetine sahip olduğunu açıklamıştı. 2023 yılında tanıtılan Fettah-1, hipersonik füze olarak tanıtılmış ve İran, bu füzenin tanıtılmasıyla dikkatleri üzerine çekmişti. 

'DEMİR KUBBE'NİN ETKİSİ YÜZDE 90'DAN 65'E DÜŞTÜ' 

İran’ın gün gerçekleştirdiği füze saldırılarında, İsrail’in hava savunma sistemi Demir Kubbe’nin etkinliği dikkat çekici şekilde düştü. NBC News’e konuşan üst düzey bir eski İsrail istihbarat yetkilisine göre, sistem füzelerin yalnızca yüzde 65’ini engelleyebildi. Bu oran, bir önceki gün yüzde 90’dı. Yetkili, İran’ın kullandığı yeni nesil füzelerin hem daha hızlı olduğunu hem de gelişmiş yönlendirme sistemleriyle hedeflere daha isabetli ulaştığını belirtti. 

Aynı kaynak, İran’ın elinde hâlâ geniş bir füze stoğu bulunduğunu ve Tahran’ın "stratejik sabır" doktriniyle hareket ettiğini aktardı. Saldırıların bu denli isabetli olmasının, İran’ın artık nicelik yerine nitelikli, yüksek hassasiyetli füzelere yöneldiğini gösterdiğini de doğruladı.