Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Milliyet.com.tr/ÖZEL Merkez Bankası’nın 20 Mart’ta faiz artışlarına başlamasıyla birlikte mart ayının sonlarına doğru tüm kredi türlerinde faiz oranları yükseliş göstermeye başlamıştı. Kredi faizlerinde artış ihtiyaç kredilerinde de kendisini önemli ölçüde gösterdi.

MART AYINDA DİP YAPMIŞTI

25 Mart tarihinde 100 bin TL için ihtiyaç kredisi faizi 36 ay vadede yüzde 2.99’a kadar inerken, 24 ve 18 ay vadeler için faiz oranı yüzde 3.17’lerdeydi.

NİSAN’DA DİKKAT ÇEKEN ARTIŞ

Nisan ayının son haftalarında ise 100 bin TL için 24 ay vadede ihtiyaç kredisi faizleri %3,39 seviyesine çıkmıştı. 36 ay vadede halen yüzde 2.99 oranından kredi bulunsa da 12-18 ay vadelerde bu oran yine %3,39'a çıkıyordu.

İHTİYAÇ KREDİSİNDE ORANLAR MAYIS SONU ZİRVE YAPTI

Bugün itibarıyla ise 100 bin TL’lik bir ihtiyaç kredisi için 36 ay vadede en düşük faiz oranı yüzde 2.99 seviyelerinden yüzde 3.39’a çıktı. Şu anda 24 ve 18 ay vadeler için de en düşük faiz oranı yüzde 3.39 seviyelerinde. Ayrıca bazı bankalarda oranlar yüzde 4 seviyelerini de aşıyor.

100 BİN TL’NİN GERİ ÖDEMESİ DEĞİŞTİ

Şu anda 100 bin TL tutarında 36 ay vadeli yüzde 3.39 faiz oranıyla bir ihtiyaç kredisi çekilmek istense aylık taksitler 5.590,56 TL, toplam geri ödeme ise 201.835,16 TL’yi buluyor. 24 ay vadede ise aylık taksitler 6.834,82 TL, toplam geri ödeme tutarı ise 164.610,68 TL oluyor.

KREDİ HACMİNDE SERT FREN

Öte yandan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre ihtiyaç kredilerinin büyüklüğü 9 Mayıs ile biten haftada 1 trilyon 629,55 milyon liraya ulaştı. Bir önceki hafta söz konusu kredi hacmi 1 trilyon 621,20 milyon lira olarak gerçekleşmişti. Böylece önceki hafta ihtiyaç kredisi hacminde 8,35 milyar liralık artış yaşandı.

KREDİ ÇEKECEKLER BEKLEYİŞE GEÇTİ

Özellikle piyasada faizlerin zirve yapması krediye erişimi zorlaştırırken kredi hacminde artış önemli ölçüde yavaşladı. Kredi kullanmak isteyen vatandaşlar yüksek faiz ortamında bekleyişe geçti.

KREDİ FAİZLERİ DAHA DA YÜKSELİR Mİ?

Peki ihtiyaç kredilerinde faizler daha da yükselir mi? Kredi faizleri ne zaman düşüşe geçmeye başlar? Kredi çekecekler daha da beklemeli mi? Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren 3. Göz Danışmanlık Kurucusu Hikmet Baydar şu ifadeleri kullandı: “Önce kredi mekanizmasını iyi anlamamız gerekiyor. Burada TCMB ve BDDK’nın tutumu hem kredi musluklarının açılmasında hem de kredi faizlerinin düşmesi veya yükselmesinde çok önemli rol oynamaktadır. Kurlardaki oynaklık ve enflasyonist baskı tedirginliği nedeniyle harcamalara mümkün olduğunca sınırlama getirilmek istenmektedir. Bu sayede iç talebin dizginlenerek enflasyonu düşüreceği sanılmaktadır. Bu nedenle alınan tedbirler de ister istemez krediye ulaşımı veya maliyeti zorlaştırmaktadır.

Dolayısıyla bu sıkışıklık sıkı para politikası devam ettiği sürece devam edecektir. Enflasyonda önemli oranda yükseliş beklenmemesi nedeniyle TCMB politika faizlerini artırmadığı sürece kredi faizlerinde daha fazla yükseliş beklemiyoruz. Kaldı ki enflasyonda düşüş politikalarının uygulandığı bir dönemde yüksek faizle alınan taşıt ve gayrimenkul gibi değerlerin kredi maliyetinin üzerinde değer artışı son derece zor. Dolayısıyla krediyle alınan mülk ve taşıtların bu süre içerisinde maliyetini çıkaramama riski fazladır. O yüzden de kredi talebi nispeten daha zayıf seyredeceğinden kredi faizlerinin daha fazla yükselmesini beklemiyoruz.

KREDİ FAİZLERİ NE ZAMAN DÜŞER?

Kredi faizlerinin düşmesi için en önemli koşul bankalarının kredi verme konusunda daha rekabetçi koşullar içerisinde olmalarıdır. Bunun için de kaynak maliyetlerinin düşmesi gerekiyor. Burada zorunlu karşılıklar, bu karşılıklara uygulanan faiz oranları çok önemli olsa da TCMB faiz indirimlerinin tekrar başlaması da son derece önemlidir. Bu durumda Temmuz ayında gelebilecek bir faiz indirimi kredi faizlerinde çok sınırlı da olsa düşüş getirebilir.

UYGUN KREDİYE NE ZAMAN ERİŞİM SAĞLARIZ?

Şu an alınabilecek krediler sadece içinde oturulacak konut veya binilecek taşıt için mantıklı olabilir. Onun dışında kar amaçlı bir gayrimenkul veya taşıtın krediyle alınması bu süre içerisinde pek de karlı olmayabilir. Tabi ki konut veya arazinin konumunu da unutmamak lazım. Faizler düştüğünde, piyasanın canlanacağı ve alınacak varlığın fiyatının da yükselebileceği de unutulmamalıdır.

Durgun dönemlerde özellikle fiyat pazarlığı iyi yapılabilirse faiz maliyetinin bir kısmı satıcıya yüklenebilir. O zaman kredi kullanımı cazip hale gelir. Ciddi faiz düşüşleri için de 1 yıl beklemek gerekecek diye düşünüyoruz. O zamanki şartları ileride tekrar gözden geçirebiliriz.”