Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Gazze Şeridi'nde, savaşın harap ettiği bir bölgede, yiyecek bulmak neredeyse imkansız hale geldi. Rahaf, ailesinin yetersiz beslenme ve açlıkla boğuştuğu bir ortamda, bebek yeğeninin açlıktan öldüğünü gördü. Şimdi, hayatta kalanları kurtarmak için umutsuzca çabalıyor.

Rahaf, CNN International'a verdiği demeçte, "Yeğenim sadece birkaç aylıktı. Yeterince süt yoktu, yiyecek yoktu. Onu kaybettik" dedi. Sözleri, Gazze'de devam eden insani krizin yıkıcı etkisini yansıtıyor. Birleşmiş Milletler, bölgedeki gıda güvensizliğinin 'felaket düzeyine' ulaştığını ve yüz binlerce insanın kıtlık riskiyle karşı karşıya olduğunu bildirdi.

'BAZEN SADECE BİR AVUÇ PİRİNÇ BULUYORUZ'

İsrail saldırılarının 2023'te yeniden alevlenmesiyle Gazze, yoğun bombardıman ve ablukalarla sarsıldı. İsrail, altyapıyı yok etti, hastaneleri çalışamaz hale getirdi ve temel ihtiyaç maddelerine erişimi büyük ölçüde kısıtladı. Rahaf'ın ailesi, yerinden edilmiş on binlerce Gazzeli gibi, geçici barınaklarda yaşıyor. Elektrik, temiz su ve yiyecek eksikliği, günlük hayatı dayanılmaz kılıyor.

Rahaf, her sabah erken saatlerde yiyecek aramak için yola çıkıyor. Bazen saatlerce sıra bekliyor, ancak çoğu zaman eli boş dönüyor. "Bazen sadece bir avuç pirinç bulabiliyoruz. O bile lüks" diyor. Ailesi, hayatta kalmak için ot ve yabani bitkilerle yemek yapmaya çalışıyor, ancak bu, özellikle çocuklar için yeterli besin sağlamıyor.

BİR ÇOCUĞUN OMUZLARINDAKİ YÜK

Rahaf'ın hikayesi, Gazze'Deki çocukların karşılaştığı trajik yükleri gözler önüne seriyor. Ailesinin en büyük çocuğu olarak, küçük kardeşlerine ve hasta annesine bakma sorumluluğunu üstlenmiş. Babası, savaşta yaralandıktan sonra çalışamaz durumda. Rahaf, "Onların hayatta kalması için ne gerekiyorsa yapacağım" diyor, ancak sesindeki çaresizlik hissediliyor.

• Uluslararası yardım kuruluşları, Gazze'ye daha fazla yardım ulaştırılması için çağrıda bulunuyor, ancak siyasi engeller ve devam eden çatışmalar bu çabaları zorlaştırıyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Gazze'deki çocukların üçte birinin ciddi yetersiz beslenme riski altında olduğunu belirtiyor. Rahaf'ın yeğeninin ölümü, bu istatistiklerin insan hikayelerine dönüşmüş hali.

'ŞU AN SADECE BUGÜN İÇİN YAŞIYORUZ'

Uluslararası toplum, Gazze’deki insani krize çözüm bulmak için diplomatik çabalarını sürdürüyor. Ancak ateşkes görüşmeleri sık sık çıkmaza giriyor ve yardım sevkiyatları ihtiyacı karşılamaktan uzak. Rahaf, tüm bu kaosun ortasında, ailesini bir gün daha hayatta tutmaya odaklanmış durumda.

"Bir gün her şeyin normale döneceğini hayal ediyorum" diyor Rahaf, gözleri uzaklara dalarak. "Ama şu an sadece bugün için yaşıyoruz."

• İsrail ordusunun Gazze'ye 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 20 Mayıs itibarıyla 53 bin 573'e yükseldi. İsrail, bölgedeki nüfusun yarısından fazlasının açlık ve yoksullukla mücadele etmesine yol açtı.

Pazar günü İsrail'in Sderot bölgesinde toplanan bir grup İsrailli, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü saldırıları protesto etti. Bölgeye gelen İsrail polisi göstericilere müdahale ederek bazı protestocuları gözaltına aldı.

İSRAİL BATI'DAKİ DOSTLARINI KAYBEDİYOR MU?

İngiltere dün İsrail ile yeni ticaret anlaşmasına yönelik müzakerelerin askıya alındığını açıkladı. Ayrıca Avrupa Birliği'nin dışişleri bakanlarının çoğu, Hollanda'nın İsrail'in Gazze'deki eylemleri nedeniyle AB-İsrail ilişkilerinin gözden geçirilmesini öngören teklifine destek verdi.

Karar, AB'nin 27 dışişleri bakanından 17’sinin, bu ayın başlarında Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp tarafından sunulan teklifi desteklemesinin ardından ve Hollanda'da Pazar günü 100 bin kişinin Filistin'e destek için sokaklara döküldüğü hafta sonunun ardından Salı günü alındı.

İlginizi Çekebilir

BM’den acı itiraf: 14 bin çocuk ölebilir

Bu karar, AB Komisyonu'nun artık İsrail’in, AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın insan haklarına ilişkin 2. Maddesini ihlal edip etmediğini belirlemek üzere bir inceleme başlatacağı anlamına geliyor. Bu madde, ticaret ve diplomatik ilişkileri tanımlayan kapsamlı bir anlaşmanın temelini oluşturuyor.

İsrail'in Gazze'de yürüttüğü saldırılar ve tecrit, Batı ülkelerindeki müttefikleri arasında giderek artan bir rahatsızlık yaratıyor. Uzmanlar ve diplomatik kaynaklar, İsrail'in mevcut tutumunun, uzun vadede uluslararası toplumda bir 'parya devleti' algısına yol açabileceğini söylüyor.

'GELENEKSEL MÜTTEFİKLERİNİ BİLE KAYBEDİYOR'

Gazze Şeridi'nde devam eden saldırılar ve insani kriz, İsrail'in dış politikasında önemli bir tartışma konusu haline geldi. Birleşmiş Milletler ve çeşitli insan hakları örgütleri, Gazze’deki durumun uluslararası hukuka aykırı unsurlar taşıdığını belirtiyor.

The Telegraph'a konuşan bir Batılı diplomat, "İsrail'in Gazze'deki eylemleri, geleneksel müttefikleri arasında bile destek kaybına yol açıyor. Avrupa ve ABD'deki genç nesiller, İsrail'in politikalarına karşı giderek daha eleştirel bir tutum sergiliyor" dedi. Bu durum, İsrail'in Batı'daki imajını zedeleme riskini artırıyor.

DİPLOMATİK VE EKONOMİK SONUÇLAR

İsrail'in Gazze politikalarının, uluslararası arenada yalnızlaşma riskini artırdığına dikkat çekiliyor. Bazı Avrupa ülkeleri, İsrail ile ticari ve diplomatik ilişkilerde daha temkinli bir yaklaşım benimsemeye başladı. Örneğin, bazı AB üyesi ülkeler, İsrail’e yönelik silah satışlarını gözden geçirme veya insani yardım çağrılarını destekleme yönünde adımlar attı. Bu, İsrail’in ekonomik ve stratejik çıkarlarını etkileyebilir.

Ayrıca, uluslararası mahkemelerde İsrail aleyhine açılan davalar da artıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail'in Gazze’deki eylemlerini incelemeye aldığı biliniyor. Bu tür gelişmeler, Telegraph'ın haberine öre İsrail'in Batı'daki geleneksel müttefikleriyle ilişkilerini daha da karmaşık hale getirebilir.